İrfan Aydın



CHP İSTANBUL 2.BÖLGE MİLLETVEKİLİ  ADAY, ADAYI İRFAN AYDINI TANIYALIM

İrfan Aydın kimdir?
Neler yapmıştır?
Neden yaklaşık 38  yıllık devlet memuriyetinden sonra  aktif siyasetin içinde yer
almak istemiştir?
Siyaset, kendisi için geçici bir hevesten mi ibarettir ?
Yoksa, yaşanılası bir  hayat biçimi midir?
Koltuk onun için önemli midir?
Siyasetten,şahsi bir beklentisi var mıdır?.

Bu soruların cevapları kısaca şöyledir.
Bölge İdare Mahkemesi Emekli Hakimi İrfan AYDIN, Tokat-Niksarlıdır.
 Kendisini tanıtırken,“Ben Evliyalar ve embiyalar diyarın Tokat’ın,
Danişmentilere Başkent olmuş Niksar’ının yemyeşil bir köyünde doğdum.”
Halen memleketimin adını söylerken bile sesim titrer. Çünkü orası
 “Baba ocağı- ana kucağıdır.Benim için çok özeldir .” demektedir.
Eşim emekli öğretmen olup 2 çocuğu ve iki de torunum vardır.

İlkokulu köyünde, ortaokulu Niksar’da, liseyi (Maliye Meslek Okulu’nu)   Parasız yatılı
olarak Ankara’da okumuştur.
18 yaşında Samsun’da stajyer maliye memuru olarak samsunda göreve başlamıştır.
Bu arada Üniversite tahsili yapabilmek için Samsun 19 mayıs lisesini de bitirmiştir.
22 yaşında  Üniversite eğitimimi devam ettirirken aynı zamanda bu gün kü adıyla
Vergi Müfettişi olmuştur.
Devamında Bölge İtiraz Komisyonu üyeliği  yapmış ve 1982 de ise
İdari Yargı Hakimliği sınavını kazanmış  ve yüksek hakim (1.sınıf ) olarak  çalışırken
Ve  10 yıl daha çalışabilecekken 2005 Kasımında  kendi isteğiyle emekli olmuştur.

 Peki Neden Erken Emekli Olmuştur ?

40 yıla yaklaşan kamu görevi sırasında da  Devletine ve  Milletime en iyi biçimde
hizmet etmiş olan Sn. AYDIN, hakim olarak hizmete devamın kendisini manevi
yönden tatmin etmediğine karar verip, Vatanına ve Milletine  daha etkin bir şekilde
hizmet etmenin bir yolunun da aktif siyasetle  olabileceğini zira siyasetin, toplumsal
hizmet alanı olduğunu, toplumu ilgilendiren her konunun siyasetin gündemini oluşturduğunu,toplumsal sorunlara çözüm üretmek ve  bu yönde mücadele etmek  için siyaset siyasi arena da yer almak gerektiğini siyasetin yaşamın ta kendisi olduğunu bildiği için emekli olmuştur.
Belki bugünkü, yozlaşan, itibarını kaybeden, içi boşaltılan,
bir avuç insanın çıkarlarına yönelen  anlamında değil ama gerçek anlamda siyaset yapabilmek için
 ben  hep siyasetin içinde olmuştur…
CHP ‘ye 2005 yılında emekliliğinin ardından üye olmuşsa  da esasen 1965 yılında daha lise öğrencisiyken İsmet İNÖNÜ’NÜN  bayramda elini öperek Cumhuriyet Halk partiyi yakından tanımış bu sevda da o zaman başlamıştır.  Partiye üye olduktan sonra, mahalle başkanlığı,belediye başkanı aday adaylığı ve Milletvekili Aday Adaylıklarında  bulunmuştur.


***************************************************
Dar kalıplarla sınırlanan, üslupları utanç verici hale gelen, yöneticilerin
 gaflet içinde olduğu,sadece kimin adamı olduğunla ilgilenen, 
kirletilmiş bir siyaset zaten benim işim olamazdı..
Hiç olmadı da…Ama gerçek anlamıyla Siyaset benim hayatımda hep olmuştu.
Hayat biçimim olmuştu..
Çok kısaca bugün geriye baktığımda beni gururlandıran Siyaset tablom
olduğuna inanıyorum. Bu tabloyu da sizinle  paylaşmak,
küçük bir fotoğrafını çekmek isterim.
Daha 18 yaşında bana çok şey veren Köyüme, yani özüme katkıda bulunmak için
Köy Derneğimizi kurdum.
Mesleğimle ilgili bir Sendikanın Karadeniz temsilcisi oldum.
Çukurova Maliye Memurları Sendikasının Genel Sekreterliğini yaptım.
Yaş 22..Aynı Derneğin Yönetiminde görev yaptım.
Tüm Kontrol Memurları Derneğinin Kurucularından oldum.
Em-Der’i kurdum. Sonrasında da Başkanlığı’na getirildim.
Tokatlılar Derneği Genel Başkanlığı, “Atatürkçü Düşünce Derneği Şişli Şubesi “ Denetleme Kurulu başkanlığı yapmış,
Lider Adaylarını Destekleme Derneği kurucularındandır. Halen, mevcut derneklerin  yanı sıra  Karadeniz Dernekler Birliğinin üyesi ve destekçilerindendir.Toplumsal sorunun olduğu her yerde üzerine düşen görevi  yapmaktan kaçınmamış tır.Son 20 yılında  İstanbul’da ikamet etmektedir.
İRFAN AYDIN İLETİŞİM BİLGİLERİ
Aydınlar Danışmanlık ve Hukuk Ofisi
Elmadağ, Askerocağı cad. No:15  Süzer Plaza Giriş kat :No:47  Şişli/İst.

Sokakta CHP’nin bir neferi !

Partisi milletvekili adaylarını "ön seçimle belirleme kararı alırsa" CHP İstanbul 2. Bölge Milletvekili Aday Adayı olacağını üstüne basa, basa vurgulayan Emekli Hakim İrfan Aydın, bir misyoner gibi 2. Bölgede ilçe ilçe gezerek sokaktaki vatandaşla konuşuyor, partisini anlatıyor, vatandaşın görüş ve önerilerini dinliyor

FİDAN UĞUR- KENT YAŞAM 
Meslek hayatında 10 yıl daha yüksek hakimlik yapabilecekken ülkenin içinde bulunduğu durumun iyiye gitmediğini düşünerek, emekli olup siyaset yapmaya karar veren Emekli Hakim İrfan Aydın, Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir neferi olarak çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Siyasette daha aktif olmak amacıyla önceki seçim süreçlerinde, Partisinden belediye başkan adayı ve milletvekili adayı olmak istese de, adaylık belirleme şekli nedeniyle ya aday olmadı ya da adaylık talebini geri çekti. Örneğin 2011 yılında milletvekilliği aday adaylığı için 2. bölgedeki 12 ilçede nefes almaksızın çalışma yaptığını ancak süreçte önseçim yapılmaktan vazgeçildiği için kendisinin de aday adayı olmaktan vazgeçtiğini ancak partisi için çalışmalarına bir nefer olarak aralıksız devam ettiğini ifade eden Aydın, bu seçimlerde de aynı durumun gerçekleşmemesi dileğini yineledi.

 Örgüt üyelerinin tümünün onayıyla aday olmak istediğini bunun da ancak ve ancak ön seçimle mümkün olduğunu, partisi önseçime karar verirse aday adaylığını açıklayacağını söyleyen Aydın, “Arkadaşlarım ve Partim bana önseçimle kendilerini temsil yetkisi verirse ancak o zaman bir vekil olarak çalışmak isterim. Örgütümün onayı olmadan vekil adayı olmak istemiyorum. Çünkü ben milletimin, yani halkımın vekili olmak istiyorum diye konuştu.

"Cumhuriyetimiz uçurumun kıyısında"
Partisini çok iyi tanıması gerektiği düşüncesiyle,  siyasete mahalle sorumluluğu yaparak başladığını ifade eden Aydın,  “Devlet görevimi sürdürürken erken ayrılmamın sebebi, ülkenin içinde bulunduğu durumun siyasetçilerden kaynaklandığına inanmamdır.  Devlette hangi görevde olursanız olun ancak size belirlenen alanda çalışma yapabilir, başarılı veya başarısız olabilirsiniz. Oysa bir ülkenin kaderini tayin edenler, bilim adamları ve siyasetçilerdir.  Bu nedenle, Ülkenin başarı ve refahı için siyasetçilerin,  akademik, sosyal ve kültürel açıdan donanımlı;  yaptığı görevin sorumluluğunu taşıyabilen, yürekli kişiler olması gerektiği inancıyla görevimi bıraktım ve Cumhuriyet Halk Partisi’nde siyasete başladım. Bugün ülkemiz, zor bir süreçten geçmektedir. Bana göre Cumhuriyetimizin değerleri uçurumun kıyısındadır. Nitekim içinde bulunduğumuz durum ve gidişat bunu çok açık bir şekilde göstermektedir.

 "Vekil maaşımı örgütüm için kullanacağım"
Emekli Hakim İrfan Aydın, “Vekil olursam, bana çalışmalarım karşılığında verilecek maaşımın tamamını örgütüm ve ihtiyacı olan insanlar için kullanacağım. Çünkü sorumluluğunun bilincinde, dürüst ve gelecek için kaygı taşıyan birey ruhuyla, ülkem için yapmam gerekenleri ben zaten vatandaş olarak şu anda da yapıyorum. Aktif siyasetin içine girebildiğimde, bir vekil olarak saydığım faaliyetleri daha etkin, daha yaygın ve daha güçlü olarak yapacağıma inanıyorum. O halde, zaten herhangi bir beklenti içinde olmadan yaptığım çalışmalara bir karşılık beklemiyorum.  Allah'ıma şükür, maddi anlamda kendime yetecek kadar bir emekli maaşım var, çocuklarımızı büyüttük, hayattan büyük maddi beklentilerim de yok ve hiç olmadı. Bu nedenle, bana ödenen maaşı, gönül rahatlığı ile Örgütüm ve ihtiyacı olanlar için kullanacağım" dedi.

"Eğitim, temel memleket meselemiz;  öğretmenler, emanetimizdir."

İrfan Aydın, ülkemizde yaşanan tüm sorunların temelinde eğitim olduğunu vurgulayarak;                        “Öğretmenlerimizin yaşam koşullarının iyileştirilmesi için çalışacağım. Ben öğretmenlerin maaşlarının milletvekili maaşlarının yüzde yetmiş beşinden az olmaması gerektiğini savunuyorum. Bu bence ana hedefimiz olmalı. Çünkü sağlıklı bireyi yetiştirecek olan öğretmenlerimizdir. Eğitimli insan olmadan siyasette istediğimiz amaç ve hedeflerimize de ulaşmamız mümkün değildir” şeklinde konuştu.

"Örgütün kalbi olacak,  mahalle gölge kabineleri kuracağım"
Gezip görmek maksadıyla gelmenin dışında, halkımızı Ankara yollarına düşürmeyeceğim. Çünkü ben halkımın ayağına geleceğim. Halkın vekili olduğum takdirde, her hafta bir ilçede örgüt toplantısı yaparak, yaptığı ve yapacağı çalışmalarla ilgili olarak örgütüne, çalışma arkadaşlarına, halka hesap  ve bilgi vereceğini belirten Aydın, "Ayrıca her mahallede gölge kabineler kuracağım. Benim 12 ilçenin her mahallesinde bir temsilcim olacak. Bizim nüfusu 60 bini aşan mahallelerimiz var. Önce örgütümüzde devamında da bir taban hareketi oluşturmak istiyorum. Çalışmalarımıza bu günden başlamış bulunmaktayız. Halkın sorunlarını yerinde çözmek amacıyla böyle bir çalışma sistemi oluşturacak ve halkımızın sorunlarını yerinde çözeceğiz. Halkımızın her türlü sorunlarıyla ilgili etkili ve yetkili kişilerden sorunları çözecek birimler oluşturacağız” diye konuştu.

" Özde eşitlik,  kadın-erkekten başlar"

Kadınların özellikle siyasette aktif olarak görev alması gerektiğini belirten Aydın, Meclise gidecek kadınların sayısının erkekle eşit olması gerektiğini savunduğunu belirterek, “Siyasetin kirlenmiş ve sorunların çözümünde etkin olmaması nedenlerinin en başında, kadınların siyasette yeterince katılamamış olmasıdır. Kadınlarımız siyasi çalışmalarımızda her zaman en öndedirler. Bizler için gece gündüz demeden çalışırlar. Ne yazık ki bu çalışma temsile yansımamaktadır. Ülkemiz nüfusunun %51’i kadın ve de %49’u erkek olmasına karşın kadınlarımızın siyaset kurumlarında bu orana uygun bir şekilde temsil edilmedikleri ortadadır. Bu nedenledir ki kadınlarımız bilgi ve birikimlerini yeterince topluma sunamıyorlar. Bu haksız durumun kesinlikle ortadan kalkması gerekir. Cinsiyet kotası olacaksa ki, toplum yapısı nedeniyle  olmalı ve de bu oran, %50,%50 olmalıdır” dedi.

"Farkım var… çalıştım, durmadım,  küsmedim"

İrfan Aydın, kendisinin farklı yönünü sorduğumuzda bize şu cevabı veriyor; "Siyasette olmak arzusunda olanların, gönülden bunu istediklerine inanıyorum. Ancak, bazen istemek tek başına yetmez. Çalışmak, çabalamak ve daha çok çalışmak gerekir. Ben farkımın tam da burada olduğuna inanıyorum. 2010’dan itibaren bölgemde yarın seçim yapılacakmış gibi çalışmalarını sürdürdüm. Hiç ara vermedim. "Nizasız-fasılasız"  çalıştım, koştum.  Bu güne kadar, " Hiçbir yere aday olamadım. Ancak çalışmaktan asla geri durmadım. CHP’den başka hiçbir yerde siyaset yapmadım,  yapmayı düşünmedim. Parti yetkililerine de örgüte de asla küsmedim, kırılmadım. Partimin zafere bir gün mutlaka ulaşacağına hep inandım, inancımı da korudum..

Sokakta vatandaşla sohbet
Kısa sohbetimizin ardından İkinci Bölge’de bu kez Beşiktaş’ta vatandaşlar, esnaf, kadınlar ve gençlerle el sıkışan Emekli Hakim İrfan Aydın ile beraber biz de sokakta vatandaşı dinledik. Aydın’ın vatandaşa sorduğu ‘Nasıl bir vekil istiyorsunuz?’ sorusuna vatandaşların verdiği yanıtlar ise şu şekilde oldu;

" Nasıl bir vekil istiyorsunuz"?

Daha çok dürüst, yapabileceği görevlerini üstlenmesi gereken, sadece iyi günde değil kötü gününde de vatandaşın yanında olan gibi yanıtlar alan Aydın’a;   Balık Restoranında çalışan aynı zamanda CHP Beşiktaş Gençlik Kolları üyesi olduğunu öğrendiğimiz Ozan, seçimlerle ilgili düşüncelerini şöyle açıklıyor. " CHP seçimlere ön seçim yaparak girerse eğer, CHP’yi hiç kimse tutamaz". Diğer bir Beşiktaşlı Merve Anadolulu ise, “Bir vekil her şeyden önce mütevazi olmalı. Bir de tabi ki referansları iyi olmalı. İnsanlar geçmişlerinde hata yapmış olabilirler ancak önemli olan bu hatalarını doğru değerlendirip bir daha aynı hataya düşmemeleri ve her an özeleştiri verebilmeleridir. Ayrıca bir vekil tüm yanlışların üzerine gidecek kadar cesur olmalı” diye konuşuyor.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder