Fizik Yüksek Mühendisi Güner Şahin kimdir?

17 yıldır Sarıyer Darüşşafaka Mahallesi’nde ikamet ediyorum.
28.12.1950 Çankırı, Çerkeş’de doğdum1958 1965 Antalya Cumhuriyet İlkokulu, Merkez Orta Okulu 1965 – 1968 Ankara Cumhuriyet Lisesi
1968 – 1972 Ankara Üni. Fizik Yük. Müh ve Matematik lisans
1972 – 1991 Başbakanlık “Atom Enerjisi Kurumu”
1990 – 1991 Türk Amerikan Derneği Yönetim Kurulu Üyesi
1991 – 1996 Başbakanlık “TRT İstanbul Televizyonu”
1994 – 1998 Fizik ve Matematik Müh. Odası İstanbul Şube Başkanı
1996 – İLKON Bilgi Sistemleri Yatırım Danışmanı
2005 – Sarı Platform Derneği Yönetim Kurulu Üyesi
2011 – Boğaziçi Platformu Üyesi
2012 – CHP Sarıyer İlçe Delegesi
2014 – CHP Sarıyer Belediyesi Başkan Aday Adayı
2015 --CHP 2. Bölge Milletvekili aday adayı

Kayıtlı olduğum sivil toplum kuruluşları ise: Beşiktaş ADD, Tema, TKB, Fahri Trafik miüfettişi, Tükedici Derneği, Türk Amerikan Derneği, Ankara Cumhuriyet liseliler
Derneği, Eski Dostlar grubu,mKADER, ÇYDD

Güner Şahin: Kadın kotası uygulanmalı

Genel seçimlerin yaklaşmasıyla birlikte, İstanbul’da CHP’de de adaylık çalışmaları hızlanırken CHP İstanbul 2. Bölge Milletvekili Aday Adaylığını açıklayan Fizik Yüksek Mühendisi Güner Şahin, CHP’de uygulanan yüzde 33 kadın ve gençlik kotasının uygulanmasın isteyerek, “Partinin gençleşmesi lazım. CHP’nin halk ile buluşması için kadın ve gençlerin parti içinde aktif görevlere getirilmesi lazım” dedi.

Fizik Yüksek Mühendisi Güner Şahin, İstanbul 2. Bölge Milletvekili Aday Adalığını açıkladı. Bu güne kadar çeşitli sivil toplum örgütlerinde üst düzey yöneticilik yapan, uzlaşmacı kimliğiyle tanından ve Sarıyer CHP ilçe örgütünde aktif çalışan Güner Şahin, kadın ve gençlik kotasının uygulanması gerektiğini söyledi.
Kadın temsilliyetine vurgu
“Emeğimiz varsa sözümüz de olmalı” diyen Şahin, kadınların temsilliyetinin önemli olduğunu ifade ederek, “Kadınlar sadece kadın olduğu için değil; niteliklerine ve emeklerine göre belirlenmeli. Bu parti için çalışmış, maddi ve manevi olarak bir şeyler vermiş, çocuğundan, eşinden, ailesinden fedakarlık yapmış isimlerin daha iyi noktalara geleceğini düşünüyorum. Bu partide de bu şekilde olan kadınlar var. Kadınlar, işin sadece mutfağında olmaktan sıkıldı. “Emeğimiz varsa sözümüz de olmalı” diyorlar. Dolayısıyla ben bu kadınların içinden sadece kadın oldukları için değil; hem kadın, hem de nitelikli ve emek veren isimleri taşıyacaklarını düşünüyorum” şeklinde konuştu.
“Kızlarımız eve kapatılıyor”
Şahin, AKP iktidarı döneminde kadınlara yaşama şansının tanınmadığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Öncelikle istihdam sorunları var. Genç kızlarımız üniversite bitiriyor ve işsizler. Neden? Bugün bir kadının doğurma hakkı, bir kadının nasıl doğuracağı hakkı, yani çok mahrem olan konular bu ülkenin Cumhurbaşkanının dilinde. Bu ülkede kadınların yaşama şansını bile yok etmeye çalışan bir AKP iktidarı var. Bizler bu anlamda duvara dayandık. Artık çıkmaz sokakta kadınlar. Bu ülkede kadınların kendi bedenlerine, kendi tercihlerine karşı savaş açılmış durumda. Eğitim haklarına ilişkin kısıtlama var. 4+4+4 sistemiyle kızlarımız eve kapatılıyor. Bu ülkedeki eğitim sorunu, sağlık sorunu, barınma sorunu en çok kadınları etkiliyor. Elbette bunlar birer insanlık sorunu. Fakat en çok etkilenen kadınlar. Güneydoğu’daki savaştan en çok etkilenen kadınlar. Çocukları, eşleri ölüyor. Bu ülkede en çok acıyı kadınlar çekiyor”
CHP’nin 1950’li yıllarda üstlendiği muhalefet göreviyle demokratik bir rejimde muhalefetin kurumsallaşmasına da öncülük ettiğini hatırlatan Şahin, “CHP, kurucusu ve ilk Genel Başkanı Atatürk’ün önderliğinde ulusal bağımsızlığı kazanan, Cumhuriyeti kuran, saltanatı kaldıran, hilafete son veren ve Ulusal Birliği sağlayan Partidir. Hukuk ve eğitim gibi toplumsal alanlarda gerçekleştirdiği reformlarla çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’ni biçimlendirmiştir. Ulusal sanayinin ve ekonominin gelişmesine öncülük etmiştir. İkinci Dünya Savaşı sonrasında tek parti konumunun tüm olanaklarına karşın, çok partili rejime geçişi sağlayarak Türkiye’nin demokratikleşme sürecinde de öncü misyonunu sürdürmüştür.
1950’li yıllarda üstlendiği muhalefet göreviyle demokratik bir rejimde muhalefetin kurumsallaşmasına da öncülük etmiştir. Bu kapsamda parlamenter demokratik rejimin kurumsallaşmasına dönük değişimleri gerçekleştirme ve temel hak ve özgürlükleri geliştirme mücadelesi vermiştir. 1960’lı yıllarda Türkiye’nin yaşadığı modernleşme sürecinin yansımaları olarak ortaya çıkan göç, kentleşme, sanayileşme gibi dinamikler çerçevesinde toplumsal sınıfların olgunlaşmasıyla birlikte CHP sola açılarak kendisini siyaset yelpazesinde “ortanın solu”nda konumlandırmıştır. 1970’li yıllarda ideolojisini “demokratik sol” kavramıyla tanımlayan CHP, önerdiği sosyal reformlarla “düzen değişikliğini hedeflemiştir. Ülkenin getirildiği nokta ortadadır. Cumhuriyet ilkeleri yok ediliyor. Bu süreçte Vicdanı hür, düşüncesi özgür bireyler toplumları ileriye götürür. Bizim buna ihtiyacımız var. Özgürlüğe, demokrasiye, sevgiye, barışa, sanata, bilime ve felsefe yapmaya ihtiyacımız var. Bu ortamın CHP iktidarında sağlanabileceğini düşünüyorum. Ben de mücadelenin içinde gelen birisisi olarak bu süreç katkı sunmak istiyorum” diye kaydetti.
Şahin, Türkiye’de en büyük sorunun eğitim ve iletişim olduğunun belirterek, en büyük hedefinin ise Köy Enstitülerini tekrarda hayata geçirmek istediğini söyledi.